A Haber'de uzman isimden çarpıcı yorum: Ukrayna'nın saldırısında NATO parmağı var!

1 hafta önce 47

 Ukrayna’nın saldırısında NATO parmağı var!

Ukrayna, üç yılı aşkın süredir devam eden savaş boyunca gerçekleştirdiği en büyük çaplı insansız hava aracı saldırısıyla Rus askeri kapasitesine ağır bir darbe indirdi. “Örümcek Ağı Operasyonu” adı verilen saldırının, Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy tarafından doğrudan yönetildiği ve Ukrayna Güvenlik Servisi Başkanı Vasyl Maliuk’un ifadeleriyle “tarih kitaplarına geçecek” nitelikte olduğu bildirildi. A Haber canlı yayınına katılan Prof. Dr. İrfan Kaya Ülger, konuya ilişkin yaptığı açıklamada saldırının boyutları göz önüne alındığında Ukrayna’nın bunu tek başına gerçekleştirmesinin mümkün olmadığını ve NATO ile ABD desteğinin devrede olabileceğine dikkat çekti. Ülger ayrıca, Putin’in nükleer tehditlerinin bir blöften ibaret olduğunu ve asıl amacının Batı ittifakı içinde bir çatlak oluşturmak olduğunu vurguladı.

Ukrayna ile Rusya arasında üç yılı aşkın süredir devam eden savaşta dikkat çekici bir dönüm noktası yaşandı. "Örümcek Ağı Operasyonu" adı verilen ve bizzat Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy tarafından yönetildiği bildirilen büyük çaplı İHA saldırısı, Rusya'nın askeri altyapısına ciddi bir darbe indirdi. Ukrayna Güvenlik Servisi (SBU) Başkanı Vasyl Maliuk, saldırının "tarih kitaplarına geçecek" bir operasyon olduğunu ifade ederken, Zelenskiy ise sonucu "mükemmel" olarak nitelendirdi. Operasyonun yankıları sürerken, A Haber canlı yayınına katılan Akademisyen Prof. Dr. İrfan Kaya Ülger, saldırının arkasında Ukrayna'nın tek başına olmadığını ve bu ölçekte bir harekâtın NATO ile ABD'nin istihbarat ve uydu desteği olmadan gerçekleşemeyeceğini savundu. Ülger, ayrıca Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in nükleer silah söylemini psikolojik bir blöf olarak kullandığını ve asıl hedefinin Batı ittifakı içinde fikir ayrılıkları yaratmak olduğunu belirtti.

Uluslararası ilişkiler uzmanı Prof. Dr. İrfan Kaya Ülger, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırıları ve nükleer tehditleri üzerine dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Putin'in nükleer silah tehdidini bir "blöf" olarak kullandığını söyleyen Ülger, bunun Batı kamuoyunu bölmeye yönelik stratejik bir hamle olduğunu belirtti.

"NÜKLEER SAVAŞIN KAZANANI YOK"

Prof. Dr. Ülger'e göre, nükleer tehditler, Putin'in sıkça başvurduğu ama fiiliyata dönüşemeyecek bir silah. "Rusya asla nükleer silah kullanamayacak. Çünkü nükleer savaşın kazananı olmaz. Bu bir intihardır. Putin de bunun farkında" diyen Ülger, nükleer tehdidin esas amacının Batı ittifakı içinde fikir ayrılıkları yaratmak olduğunu ifade etti.

"BATI'DA BİRLİK YERİNE TEREDDÜT OLUŞUYOR"

Putin'in nükleer blöfünün Batı kamuoyunda ikilik yarattığını belirten Ülger, "Bir kesim, 'Putin'in kaybedecek bir şeyi yok, hayatının son döneminde; onu daha fazla kızdırmayalım' diyerek ortak hareketten uzaklaşıyor. Zaten Rusya'nın da istediği bu. Batı ittifakı içinde çatlak oluşturmak" dedi.

 AHABER.COM.TR - EKRAN GÖRÜNTÜSÜFOTOĞRAF: AHABER.COM.TR - EKRAN GÖRÜNTÜSÜ

DRONE SALDIRISINDA NATO İZİ

Ülger, geçtiğimiz günlerde gerçekleşen ve aynı anda 41 Rus bombardıman uçağını etkisiz hale getiren drone saldırısının Ukrayna'nın tek başına gerçekleştiremeyeceği bir operasyon olduğunu söyledi. Ülger, "Bunun arkasında NATO ve ABD'nin olduğunu düşünüyorum. Uydu desteği, istihbarat bilgileri ve uzun süren hazırlıklarla gerçekleşmiş bir operasyon" ifadelerini kullandı.

"BU BİR HİBRİT SAVAŞ"

Rusya ile yürütülen mücadelenin yalnızca klasik silahlarla değil, psikolojik unsurlar, bilgi savaşı ve istihbarat gibi çok yönlü araçlarla yürütüldüğünü vurgulayan Ülger, "Aslında tüm savaşlar artık hibrit. Burada da Batı, Rusya'nın geleceğini etkileyebilecek bir eşik aştı. Adeta 'Putin efendi, buraya kadar' denildi" diye konuştu.

"TRUMP'IN POZİSYONU TAKTİKSEL, STRATEJİ DEĞİŞMEDİ"

ABD'deki seçim süreci ve Donald Trump'ın olası etkileriyle ilgili de konuşan Ülger, Trump'ın Batı ittifakına zarar verdiği yönündeki yorumları değerlendirdi. Trump'ın tutumunun taktiksel olabileceğini belirten Ülger, "Ama stratejik düzeyde ABD hâlâ Rusya ve Çin'i tehdit olarak görüyor. Bu, 2022 Madrid Zirvesi'nde net şekilde ortaya kondu. NATO'nun 75. yıl toplantısında da bu teyit edildi" dedi.

 AHABER.COM.TR - EKRAN GÖRÜNTÜSÜFOTOĞRAF: AHABER.COM.TR - EKRAN GÖRÜNTÜSÜ

"RUSYA İÇİN DAĞILMANIN İŞARET FİŞEĞİ"

Trump'ın savaşı bitirmek istediği yönündeki iddialara da değinen Ülger, bunun da bir taktik olduğunu savunarak şöyle konuştu:

"Bu savaş, ABD'nin çıkarlarıyla örtüşüyor. Finlandiya ve İsveç gibi iki tarafsız ülke bile Rusya tehdidi nedeniyle NATO'ya başvurdu. Özellikle Finlandiya'nın 1300 kilometrelik sınırı NATO tarafından güvence altına alındı."

Ülger'e göre bu süreçte ABD'nin en büyük kazancı ise Avrupa ülkelerinin savunma harcamalarını artırma taahhüdü oldu. Ülger, "1947'den bu yana NATO'nun yükünü ABD taşıyordu. Şimdi Avrupa ülkeleri yüzde 2,5 ila 5 arası savunma harcaması yapmayı kabul etti" şeklinde konuştu.

"UKRAYNA SAVAŞI RUSYA İÇİN GERİ DÖNÜŞSÜZ BİR YOKUŞ"

Sonuç olarak Ülger, Ukrayna'ya yönelik saldırının, Rusya'nın stratejik olarak çözülmeye başladığının ve olası bir yeni dağılma sürecine girildiğinin açık bir göstergesi olduğunu belirtti. Ülger, "Bu savaş, Rusya açısından negatife gidişin ve yeni bir parçalanmanın işaret fişeği olabilir" diyerek değerlendirmesini tamamladı.

Habere git