Neden Galatasaray, Fenerbahçe’ye göre daha başarılı? Fenerbahçeliler, Galatasaray’ı yapı kurmakla suçluyor. “Hakkımız yendi” diyor. Şimdi burada Fenerlilerin haklı olduğu bir yer var. Bu ne biliyor musunuz? Galatasaray yıllardır belli kulüplerle iyi geçinerek bir yapı kurdu.
Bu yapıyı kurarken yalnız hakemlerle değil, futbol federasyonunun içindeki Tahkim ve PFDK kuruluyla beraber topyekûn grup kurdular.
İlerleyen satırlarda ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız ama şunun da hakkını verelim: Galatasaray, kadro ve takım yapısında da Fenerbahçe’ye göre daha iyi yapılanma yaptı. Yani Galatasaray hem sahada hem saha dışında daha iyi mücadele etti. Şimdi bakın, Aziz Yıldırım Şubat 1998’de başkan oldu. O günden bugüne bir de Ali Koç geldi. Peki bu ikisinin 27 yıllık döneminde kaç şampiyonluk var? Sadece 6! Dönelim Galatasaray’a. Aziz Yıldırım’ın başkan olduğu dönemden sonra 10 başkan görev yapmış. Bu neyi gösteriyor bize? Yapamayanlar gitmiş. Hiç acımamışlar. Peki Galatasaray bu dönemde kaç şampiyonluk yaşamış? Tam 14. Kulakları çınlasın, Faruk Süren, bir gün bana şöyle söyledi:
“Erman Hocam, biz Bizans gibiyiz. Birbirimize çakarız sonra oturur şarabımızı içeriz.” Haklıydı. Fatih Terim, Ünal Aysal ve Burak Elmas, Taksim’in arka sokaklarında karşılaşsa birbirlerini gırtlaklarlar ama temel atma töreninde tokalaşıyorlar, birbirlerine sarılıyorlar. öldürü edeceksiniz, kopya çekeceksiniz ya da akrep olarak bu şekilde birbirinizi sokmaya devam edeceksiniz. Burada sadece Fenerbahçe taraftarına yazık oluyor.
PFDK’DAKi 3 AMiGO GiDECEK!
Tahir Kum, güzel bir habercilik örneği vererek ortaya bir iddia attı. Zaten doğru olmasa Tahir Kum’un sonu olurdu. Neydi bu iddialar? PFDK başkan ve üyelerinin bazı kulüp başkanı ve Mourinho ile ilgili amigoluğa varan, alaycı kurum içi WhatsApp yazışmaları. Peki sonra ne oldu?
Federasyon, Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’ndaki 7 kişinin istifasını istedi. 7’si de verdiler. Sonra düşündüler, bu işlere karışan 3 kişi.
Bu aptalca işe giren ve maalesef diyorum formasını çıkarmadan Disiplin Kurulu’na giren 3 kişi var.
Federasyon da “Bu 3 kişinin yanında 4 kişi de yanmasın. 4 kişi kalsın, bu 3 kişi gitsin. Yedeklerle takviye edelim, yolumuza devam edelim” dedi diye bir istihbarat aldım. Yıllarca ‘Yapı yapı’ dediler, hep hakemlerden bahsedildi. Kesinlikle doğru, yapıda hakemler var.
Yapıdaki hakemlere sahip çıkanlar var. Bir de temizlik yapmak isteyenler var. Ama yetmez. O yapının içinde Disiplin de var Tahkim de var.
Oraları namuslu ve adaletli yapamazsanız, hakem olayından daha fazla ve daha büyük tehlike altında olduğunuzu görürsünüz. Nitekim son yazışmalar bunu size anlatıyor. Bunları yıllarca anlattım, daha yeni maskeleri düşmeye başladı.
Ilıcalı nasıl out?
Ali Koç belki Mourinho ile çalışmayacaktı. Ama İngiltere’de yaptıkları toplantı sırasında Mourinho’nun anlattıklarını Ali Koç duyunca devam kararı alıyor. Çünkü Acun Ilıcalı bazı antrenörlerle temasa geçiyor yeni sezonda çalışmak için.
Daha da enteresanı bazı yerli ve yabancı futbolculara telefon açarak maçta nasıl oynamaları gerektiğini teknik olarak anlatmaya kalkıyor. Bu iki olay da Mourinho’nun kulağına gidiyor. Bunun üzerine de Acun gidiyor, Mourinho kalıyor.
Zurnanın son delikleri
Amerika’da Kulüpler Dünya Kupası oynanıyor. Bizden hiçbir takım yok. Hani Fenerimiz, Galatasarıyımız var ya! Aralarındaki maçlara da ‘Dünya derbisi’ diyoruz.
Biz ‘Dünya derbisi’ diyoruz ama dünyada yapılan organizasyonlarda ikisinin de esamesi okunmuyor. Kimler kimler var, bunlar yok! Yani bu iki takım dünyada zurnanın son iki deliği. Ama havalarından geçilmiyor.
Fethi Heper
Yıllarca karşı karşıya oynadım, dünya beyefendisi bir adamdı. Çok iyi futbolcuydu. Bir de futbolculuktan ayrı adam profesördü. Üniversitede kürsüsü vardı.
Keşke futbolumuzda Fethi Heper’ler biraz çoğalsa. Eskişehir’de stadyuma onun adını vermişler. Son derece doğru bir karar.
Bodrum’a yazık etmeyin
Yıllardır Bodrum’da yaşıyorum. Dünyada çok az yere gitmedim. Bodrum hem konum olarak hem de hava kalitesi olarak dünyadaki 3-5 yerden birisi.
Ama biz Bodrum’u öyle bir hale getirdik ki yıllardır burada görev yapan belediyeler, yıllardır hükümetlere hakim olanlar Bodrum’un içine ettiler. Bu canım yeri rezil etmek için her şeyi yaptılar.
Ben, Bodrum’da yaşayan birisiyim. Yalvarıyorum sidik yarışı yapmayın ve Bodrum’u kurtarın. Çünkü dünyada ikinci bir Bodrum yok!